5.DERS
Şimdi bu iki tense'i karşılaştıralım.
a) Konuşmanın geçtiği anda ya da o sıralarda yapmakta
olduğumuz işleri Present Continuous ile (I am doing) ;
genelde yaptığımız işleri, alışkanlıklarımızı ise Simple Present ile (I do )
anlatırız demiştik.
Father is in his room
now. He is resting. (now)
Father always rests in
his room in the afternoon. (simple present)
I want to concentrate on
my studies. That's why I’m not
playing volleyball this year.
I usually play volleyball at the weekend. I don't play on weekdays.
b) Bazı
fiiller sürerlik bildiren tense'lerle (I am doing, I was doing, I have been doing. etc.) kullanılmazlar. Bu fiiller, konuşma sırasında bizzat yapılmakta olan bir
eylem (action) bildirmezler, durum ifade ederler.
"I'm writing
now." ifadesinde, write fiili bir eylem bildirir. Yani benim şu anda yapmakta
olduğum bir işi ifade eder.
"I know English." ifadesinde
ise know
fiili bir eylem bildirmez. Yani, kişinin
yapmakta olduğu bir işi değil,statik bir durum bildirir.
Durum bildiren fiillerin şimdiki zaman ve geniş
zaman için kullanımları aynıdır.
When I get up in the
morning, I want to drink something
immediately. (simple
present)
I'm very thirsty. I want to drink something. (now)
People need money
in order to live. ( simple present)
I need some money. Can you lend me some? ( now )
PROGRESSIVE (CONTINUOUS)
TENSE'LERLE KULLANILMAYAN FİİLLER
1-
|
DÜŞÜNMEYE
İLİŞKİN FİİLLER ( MENTAL STATE )
|
||||
think *
suppose
believe
imagine
|
realize
notice
recognize
know
|
understand
feel
doubt
remember
|
forget
want
need
prefer
|
mean
|
|
2-
|
DUYGU
BELİRTEN FİİLLER (EMOTIONAL STATE)
|
||||
love
hate
like
|
dislike
appreciate
detest
|
loathe
fear
envy
|
mind
care
desire
|
wish
forgive
|
|
3-
|
SAHİPLİK
BİLDİREN FİİLLER ( POSSESSION )
|
||||
possess have * own
|
belong
|
||||
4-
|
DUYU
FİİLLERİ ( SENSE
PERCEPTIONS )
|
||||
see *
hear smell*
|
taste *
feel
*
|
||||
5-
|
DİĞER DURUM BİLDİREN FİİLLER
|
||||
look *
seem
appear*
|
owe
cost
weigh *
|
be *
exist
advise
|
promise
refuse
contain
|
consist of
include
|
*Yanında yıldız olan fiiller, farklı bir anlamı taşıdıkları zaman, sürerlik bildiren tense'lerle kullanılırlar.
NONPROGRESSIVE ( DURUM
BİLDİREN) or PROGRESSIVE ( EYLEM BİLDİREN )
think 'sanmak,
zannetmek' anlamındaysa progressive tense'lerle kullanılmaz; 'düşünmek'
anlamındaysa kullanılır.
I think she is a student.
I think they will visit us next week.
I'm thinking about going abroad next year.
She isn't, listening to
the lesson now. She is thinking
about her family.
see 'görmek'
anlamındaysa ' -ing' almaz; 'görüşmek ' anlamındaysa '
-ing ' alır.
Right now, I'm looking
out of the window. I see a lot of
cars in the street and lots of people.
The doctor is seeing his patient now.
The manager is seeing one of the applicants now.
smell 'kokmak'
anlamındaysa ' -ing' almaz; 'koklamak' anlamındaysa ' -ing' alır.
This perfume smells very nice.
These flowers smell awful. I can't keep them in the
kitchen. Look! Mother is smelling the flowers.
have * sahiplik bildiriyorsa, progressive tense'lerle kullanılmaz. Ancak, başka bir sözcükle birleşip eylem bildiriyorsa
kullanılır.
Sorry, I can't lend you any money, because I don't have much now. She has two brothers.
She is having breakfast now:
Father can't come to the phone. He is having a bath right now.
taste Bir nesnenin tadından söz ediyorsak '-ing' almaz:
'tadına bakmak' anlamındaysa alır.
This soup tastes awful. I can't eat it. (Çorbanın tadı berbat.) The dinner looks bad but tastes delicious.
(Yemeğin görüntüsü kötü ama tadı güzel.)
What are you doing
here in the kitchen? I'm tasting
the meal.
feel Bir nesnenin
bize verdiği duyguyu
ifade ediyorsa ya
da 'sezinlemek, ummak' anlamındaysa '-ing'
almaz.
This pillow feels very hard. (=This pillow is very hard. /Bu yastık çok sert.)
I feel something bad will happen.
(Kötü bir şeylerin olacağını
hissediyorum/sezinliyorum.)
'hissetmek' anlamındaysa ' -ing
' alabilir.
I feel better today, = I’m feeling better today. ( Bugün kendimi iyi hissediyorum.
)
look 'gibi görünmek' anlamındaysa '
-ing ' almaz; 'bakmak' anlamındaysa
' -ing ' alır.
You look ill. You'd better go home and take a rest. That ladder
doesn't look safe.
Why are you looking
out of the window? Is there something interesting?
I'm looking
at you carefully but I don't understand what you are
trying to do.
* Sahiplik bildiren 'have, has' ' have got, has got ' biçiminde de kullanılır.
I have two sisters.
I don't have any brothers.
She has a car.
She doesn't have a bike.
Do you have any nephews?
Yes, I do.
No, I don't.
Does she have a boat?
Yes, she does.
No, she
doesn't.
|
=
=
=
=
=
=
=
=
=
=
|
I have got two sisters.
I haven't got any brothers.
She has got a car.
She hasn't got a bike.
Have you got any nephews?
Yes, I have.
No, I haven't.
Has she got a boat?
Yes, she has.
No, she hasn’t.
|
appear 'gibi görünmek' anlamındaysa '-ing' almaz: 'ortaya çıkmak' anlamındaysa '-ing ' alır.
The teacher appears to be in a bad mood today.
She appears to be bored with the film.
Look! Ali is appearing from where he has hidden.
weigh
Bir nesnenin
ağırlığını söylerken '-ing' almaz; 'tartmak' anlamındaysa
'-ing' alır.
The baby is getting fatter. She weighs six kilograms. The butcher
is weighing the meat now.
be 'be' fiilinin present biçiminin am, is, are
olduğunu ve
'şimdiki zaman' ve 'geniş zaman' için
aynı biçimde kullanıldığım daha önce ifade etmiştik.
I am
hungry. I want to eat something. (now)
When I am very tense, I prefer to have a walk to relax. (general)
'be' fiili, konuşmanın geçtiği sırada bir değişimi
vurguluyorsa, bazı sıfatlarla Şimdiki Zaman yapısıyla ( am/is/are being)
kullanılır.
‘You are very rude.' (Çok kabasın.) ifadesi kişinin genelde kaba biri olduğunu
belirtir.
'You are being rude.' (Kabalaşıyorsun.) ifadesi ise kişinin konuşma sırasında kaba
davrandığını belirtir. 'Kabalık' genel bir özelliği olmayabilir.
c) 'live' fiili ile sürekli oturduğumuz
yeri ifade ediyorsak, geniş zaman kullanılır.
— Where do you live? — Where do your parents live?
— I live in Istanbul. — They live in Germany.
Ancak, geçici olarak ikamet
ettiğimiz yeri şimdiki zamanla belirtiriz.
I moved to Istanbul
only two weeks ago, and I'm living with my relatives for the time being.